8 Comments

Daha iyisi icat edilene kadar en iyisi Cumhuriyet' tir. Varsa daha iyisi için öneriniz, alalım lütfen

Expand full comment

Devletin görev alanlarının tarihte benzeri görülmemiş oranda genişlemesinin sebepleri nelerdir?

Rousseau ve Montesquieu'nun eserlerini yazdığı 1700'lerin ilk yarısında Fransa nüfusu yaklaşık 20 milyon iken, devlet bürokrasisinde çalışan 20 bin memur, toplam nüfusun binde birine (%0.1) denk geliyordu. 2020 yılında Fransa'nın nüfusu 65 milyon olup, 8 milyon kamu çalışanı nüfusun %12'sini teşkil ediyordu (GSMH'de kamu harcamaları %60). Fransa'da devletin ülke içindeki ekonomik gücü 300 yılda 100 kat arttı. Kaynak: https://www.gisreportsonline.com/r/french-bureaucracy/

Esasen 19.yy’dan itibaren devletlerin ülke içindeki ekonomik gücü artmaya başladı.

1900'lerin başında, erken endüstrileşen ülkelerde GSMH içindeki kamu harcamasının payı oldukça düşüktü, örneğin ABD’de bu oran %2 seviyesindeydi. Bu düşük kamu harcaması seviyeleri, hükümetlerin düzeni korumak ve mülkiyet haklarını garantilemek gibi temel işlevlerini yerine getirmesi için yeterliydi.

İki dünya savaşında, özellikle savaşa katılan ülkelerin savunma giderleri nedeniyle kamu harcamaları inişli çıkışlıydı. Savaş sonrasında oluşturulan yeni dünya düzeninde (1945'ten 1980'e kadar) erken endüstrileşen ülkelerde kamu harcamaları hızla arttı: bir yandan daha sistematik toplanan vergi gelirleri, diğer yandan yükselen sosyal güvenlik giderleri bunun sebebiydi.

1980’den itibaren ABD ve İngiltere’nin öncülüğünde neoliberalizm akımı ekolojinin ve insan doğasının zararı pahasına her türlü değeri finansallaştırarak serbest piyasayı güçlendirmeye ve devlet gücünü sınırlamaya başladı.

2000’lere gelindiğinde bir çok ülkede GSMH içindeki kamu harcamalarının %50 seviyelerinde seyrettiğini görüyoruz. GSMH bu dönemde önemli ölçüde arttığından, bu oranlardan ziyade mutlak artış çok daha fazladır.

Özetle, bir çok ülkede devletin ülke içindeki iktisadi gücü devasa boyutlara ulaştı. Bu durum sadece nüfus artışıyla, ekonominin büyümesiyle, ulaşım ve iletişim imkanlarının artmasıyla açıklanabilir mi? Denetim araçlarının rolü nedir?

Expand full comment

İşte ben de bu nedenle anarşistim. Başta bir yönetici olmamalı...

Expand full comment

Hocam bizim ülkede neden monarşist yok? 700 yılı nasıl sildik? Tabi halifelik ile paitaht ı bir arada gören islamcılar hariç

Expand full comment

Faşist Almanya & İtalya'ya, Kaddafi Libya'sına, Lenin-Stalin SSCB Rusya'sına, Çin Halk Cumhuriyeti(!)'ne vs... Cumhuriyet denemez. Cumhuriyet, "Serbest Seçimlerin Yapılması"nı gerektirir. Oysa bahsi geçen ülkeler otokratik diktatörlüklerdir.

İran İslam Cumhuriyeti bir oksimorondur. Hem teokrasi hem demokrasi olmaz!

Atatürk, Türkiye'de Cumhuriyeti ilan etti lakin tatbik etmedi. Çünkü ilk başta Cumhuriyetin müesseselerinin oturtulması şarttı. Cumhuriyet 1950'den itibaren uygulamaya kondu. Fakat seçim sistemi çok kötüydü. Ayrıca 1957 seçimlerine de bu kez Menderes'in DP'si hile karıştırdı. Sonra 27 Mayıs geldi ve gerisi herkesin malumu...

Expand full comment

Fransa'da Cumhuriyet denince otomatikman Fransa Devleti anlaşılır.

Mesela adam der ki "- Ben bu Cumhuriyet'e 34 sene çalıştım" (Yani, ben 34 sene devlet memurluğu yapıp emekli oldum). Yahut "-Cumhuriyet nükleer santrallerin bir çoğunun ömrünü tamamladığının farkında olmalı" (Meali, devlet eskileri yıkıp yerine yerine yeni santraller inşa etsin.)

Expand full comment

"Monarşik rejimi koruyan İspanya, Japonya, Tayland, Fas, Ürdün, Suudi Arabistan, Nepal gibi ülkelerin, 1967’ye dek monarşi ile yönetilen Yunanistan’ın, 1978’e dek monarşi olan İran’ın mobilite artışı ile cumhuriyetle yönetilen ülkelerinki arasında anlamlı bir korelasyon kurulamaz."

Bu cümleden cumhuriyetle yönetilen ülkeler ve monarşiler arasında mobilite artışları arasında fark var anlamı çıkıyor, ancak sanırım anlamlı bir fark yok demek istiyorsunuz.

Expand full comment